19 Ocak 2011 Çarşamba

Picnic at Hanging Rock (1975)

The Way Back ile gündemde olan Peter Weir'in beni izlerken hipnotize eden filmi desem yeridir. Pikniğe giden bi grup kız altı üstü, içlerinden bikaçı bi de hocaları kayboluyo, ne olduğunu bulamıyolar. Konu bu kadar, taş var kaya var ama nasıl anlatıcağımı bilemediğim bi havası var filmin..



Zaten Peter Weir'in filmlerine bakınca aaa bunu da mu o çekmiş, vaynasını vaylarnasını dedim bi süre, böyle birbirine hiç benzemeyen kıral filmler, bi de az geldiler gözüme, olanların da hepisini izlemek lazım didim, fearless var sırada bakalım..

Bu filme tekrar dönersem, kuşkusuz yoğun bi müzik kullanımı var, filmin kendine has havasını yaratması açısından gayet yerinde olmuş da ben tırstım biraz, nedensiz bi tırsaklık, kızlar bi değişik, ettikleri kelimeler daha bi ilginç..Filmde bikaç kere tekrar edilen "All that we see or seem is but a dream within a dream" Edgar Allan Poe'nun bi şiiriymiş dese ya biri, ben de bu gerilimin mistik asörtik havanın kaynağını bileyim biraz..


A Dream Within A Dream
Take this kiss upon the brow!
And, in parting from you now,
Thus much let me avow-
You are not wrong, who deem
That my days have been a dream;
Yet if hope has flown away
In a night, or in a day,
In a vision, or in none,
Is it therefore the less gone?
All that we see or seem
Is but a dream within a dream.

I stand amid the roar
Of a surf-tormented shore,
And I hold within my hand
Grains of the golden sand-
How few! yet how they creep
                                                               Through my fingers to the deep,
                                                               While I weep- while I weep!
                                                               O God! can I not grasp
                                                               Them with a tighter clasp?
                                                               O God! can I not save
                                                               One from the pitiless wave?
                                                                Is all that we see or seem
                                                                But a dream within a dream?







mark linkous (1962-2010)




bu dünyadaki mesaisine kendi eliyle son veren; keşke, huzur, yalnız, umut, belki, hüzün, karanlık, hayal'li cümlelerin insanı..




http://www.sparklehorse.com/
http://www.tramvayduragi.com/please-don%e2%80%99t-take-my-sunshine-away/
Related Posts with Thumbnails